Biberlerin pek çok rengi ve çeşidi vardır ve Polonyalılar, tadı ve besin değeri nedeniyle onları yemeyi sever. Ancak tüm biberlerin, özellikle de yeşil biberlerin eşit yaratılmadığı ortaya çıktı.
Mağaza raflarında üç renk biber hakimdir: kırmızı, sarı ve yeşil. Genellikle ikincisi için en az parayı öderiz. Neden? Diyetisyen Jakub Mauricz’in açıkladığı gibi bunun terfiyle hiçbir alakası yok. Yeşil biber tam da bu kırmızı veya sarı biberlerin olgunlaşmamış versiyonu. Üreticiler zamandan ve paradan tasarruf etmek için bunu daha erken seçiyorlar. Aldığımızda sanki bir fırsattan yararlanıyormuşuz gibi bir izlenime kapılıyoruz ama aslında bir ara ürün seçiyoruz. Besin potansiyelini tam olarak geliştirmeye zamanı olmamış bir sebzedir.
Ayrıca şunları kontrol edin:
Her ne kadar bütün biberler aynı bitkiden gelse de vitaminlerin ve biyoaktif bileşiklerin içeriğinde farklılık gösterirler. Olgunlaşmamış yeşil çeşitlilikte bunlardan çok daha azı vardır. Uzmanlara göre kırmızı biberden iki-üç kat daha az antioksidan içeriyor olabilir. Bu büyük bir kayıptır çünkü antioksidanlar hücreleri hasardan korur, yaşlanma sürecini yavaşlatır ve kalp hastalığı riskini azaltır.
Tek sorun lezzet değil. Yeşil biber var sindirimi daha zorözellikle midesi hassas olan kişilerde. Gaz, karın ağrısı ve diğer sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir. Diyetisyen bu gibi durumlarda kırmızı veya sarı biber kullanılmasını tavsiye eder – bunlar daha hafiftir ve vücut tarafından daha iyi tolere edilir.
Jakub Mauricz ayrıca biberin rengi ne olursa olsun her zaman buna değdiğini hatırlatıyor içindeki tohumları çıkarın. Birçok kişi bunları yemesine rağmen bağırsakları tahriş edebilir ve sindirim sorunlarını kötüleştirebilir.